14 Ocak 2014 Salı

SAKIN GÖSTERİŞ İÇİN İBADET ETMEYİN

Allah, Kuran'da gösteriş için infak eden veya gösteriş için namaz kılan insanlar olduğunu şöyle haber verir:

İşte (şu) namaz kılanların vay haline, Ki onlar, namazlarında yanılgıdadırlar, Onlar gösteriş yapmaktadırlar. (Maun Suresi, 4-6)
Gerçek şu ki, münafıklar (sözde), Allah'ı aldatmaktadırlar. Oysa O, onları aldatandır. Namaza kalktıkları zaman, isteksizce kalkarlar. İnsanlara gösteriş yaparlar ve Allah'ı ancak çok az anarlar. (Nisa Suresi, 142)
Ey iman edenler, Allah'a ve ahiret gününe inanmayıp, insanlara karşı gösteriş olsun diye malını infak eden gibi minnet ve eziyet ederek sadakalarınızı geçersiz kılmayın. Böylesinin durumu, üzerinde toprak bulunan bir kayanın durumuna benzer; üzerine sağnak bir yağmur düştü mü, onu çırılçıplak bırakıverir. Onlar kazandıklarından hiçbir şeye güç yetiremez (elde edemez)ler. Allah, kafirler topluluğuna hidayet vermez. (Bakara Suresi, 264)
…Ve onlar, mallarını insanlara gösteriş olsun diye infak ederler, Allah'a ve ahiret gününe de inanmazlar. Şeytan, kime arkadaş olursa, artık ne kötü bir arkadaştır o. Allah'a ve ahiret gününe inanarak Allah'ın kendilerine verdiği rızıktan infak etselerdi, aleyhlerine mi olurdu? Allah, onları iyi bilendir. (Nisa Suresi, 37-39)

Bazı insanlar, namaz kılarken Allah'ı düşünmüyor, O'nun karşısında ne kadar aciz ve boyun eğici olduğunu düşünmeden sadece ağzıyla dua ve tespihleri yapıyor olabilirler. Veya dıştan bakıldığında bir insan sürekli hayır işleri yapıyor, okullar açıp, fakirlere yardım ediyor olabilir. Ancak bu insan eğer bu yaptıklarını, Allah'ın kendisinden hoşnut olmasını dileyerek, Allah'a karşı aciz ve muhtaç olduğunu düşünerek, ahiretten korkarak yapmıyorsa yaptıkları Allah katında kabul edilmeyebilir. Allah, insanların kestikleri kurbanların kanlarının değil, sahip oldukları takvanın Kendisi'ne ulaşacağını bildirir:

Onların etleri ve kanları kesin olarak Allah'a ulaşmaz, ancak O'na sizden takva ulaşır. İşte böyle, onlara sizin için boyun eğdirmiştir; O'nun size hidayet vermesine karşılık Allah'ı tekbir etmeniz için. Güzellikte bulunanlara müjde ver. (Hac Suresi, 37)

Allah, Kuran'da dinin gönülden yaşanmasını emreder.

…Kim gönülden bir hayır yaparsa bu da kendisi için hayırlıdır… (Bakara Suresi, 184)
Namazları ve orta namazını (üstlerine düşerek, titizlik göstererek) koruyun ve Allah'a gönülden boyun eğiciler olarak (namaza) durun. (Bakara Suresi, 238)

Yukarıdaki ayetlerde de görüldüğü gibi Allah, yapılan ibadetlerin hep gönülden olmasını bildirmiştir. Örneğin namaz kılan, oruç tutan, zekat veren, itaat eden bir insanın asıl niyeti, kalbinden geçirdikleri önemlidir.    

Peygamber Efen­di­miz (S.A.V) şunları buyurmuştur:
Bana göre, sizin için deccalden daha ziyade korktuğum şeyi haber vereyim mi? O, gizli şirktir ki, kişinin kalkıp adamın makamına gösteriş için amel etmesidir. (G.Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 1. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, 163/6)
"Üm­me­tim hak­kın­da en çok kork­tu­ğum şey, Al­lah'a or­tak koş­ma su­çu iş­le­me­le­ri­dir. Bil­miş olu­nuz ki şüp­he­siz on­lar Gü­ne­ş'e, yıl­dı­za, Ay'a ta­pı­yor di­ye­cek de­ği­lim. Fa­kat bir­ta­kım iba­det­le­ri­ni Allah'tan baş­ka­sı için işleyecek­ler ve giz­li şeh­vet ar­zu­la­ya­cak­lar­dır." (İbn-i Ma­ce)
  "Kim iba­det­le­rin­de ri­ya­kar­lık eder­se, Al­lah onun ri­ya­kar­lı­ğı­nın ce­za­sı­nı ve­rir. Kim iba­det­le­ri­ni gös­te­riş için hal­ka işit­ti­rir­se, Al­lah onun ni­ye­ti­ni hal­ka işit­ti­rir." (İbn-i Ma­ce)


PEYGAMBER EFEN­Dİ­MİZ (SAV)'İN İBADETLERİ İHLASLA YAPMANIN ÖNEMİ HAKKINDA SÖYLEDİKLERİ

(Allahu Teala’nın birliğine iman edip, şirk koşmadan ve ihlasla namazını kılıp, zekatını verenden Allah razı olur.) [İbn-i Mace]
(İhlasla amel edin! Allahu Teala ancak ihlasla yapılan ameli kabul eder.) [Dare Kutni]
(İbadetleri ihlas ile yap! İhlas ile yapılan az amel, kıyamette sana yetişir.) [Ebu Nuaym]
(İbadetlerini ihlas ile yapanlara müjdeler olsun! Bunlar hidayet yıldızlarıdır. Fitnelerin karanlıklarını yok ederler.) [Ebu Nuaym]