Az önce gayet sakin, kibar,
gülümseyerek buyurun diyerek yol verenlerin bambaşka insanlara dönüştüğü,
boğazı patlarcasına bağırıp çağıranların, birbirlerine durmaksızın hakaret
edenlerin, birbirini her an yaralamaya ve saldırmaya hazır futbol izleyicilerinin
topluluğu… Neredeyse benliğini tamamen futbola vermiş, futboldan başka hiçbir şey
düşünmeyen yüzlerce insan…
Futbolla benliğini tamamen kaybetmiş
yüzlerce insanın içinde belki 1 hafta sonra ölecek olanlar, kanser olduğundan
haberi olmayanlar, kendi ölmese bile çok yakınını, çocuğunu kaybedecek olanlar,
trafik kazası geçirecek olanlar, sonuçta hayatı tamamen değişecek olan insanlar
var.
Bu insanlardan herhangi birinin başına
bunlardan biri geldiğinde o kişi için futbolun hiçbir anlamı kalmayacak,
futbolu değil, hastalığını nasıl tedavi ettireceğini düşünecek, yakınını
kaybettiğinde, ölümün ne kadar yakın olduğunu düşünecek.
Yani bu kişi öyle bir duruma gelecek
ki, tamamen şuurunu yitirdiği, dış dünya ile bağlantısının kesilmesine neden
olan bu konunun aslında hiçbir değerinin olmadığını, içine düştüğü durumla
zorla da olsa anlayacak. Futbol maçında birine taş atıyor, şişe atıyor ama bu
yaptığı hareketin o insanın ölümüne sebebiyet verebileceğini ve kendini geri
dönülemez bir yolun içine sokacağını, büyük bir günah yükleneceğini hiç
düşünmüyor. Çünkü o ortamda adeta bir hipnoz gibi, yüzlerce insanın birbirine
hakaretler yağdırdığı ortamda şiddetli bir akıl kapanması oluyor ve sonuçta
kişi yaptığı hareketin sonucunu düşünmeyecek hale geliyor. Kuran’da Allah tek
bir insanın ölümüne sebebiyet veren kişinin tüm dünyayı öldürmüş hükmünde
olacağını bildiriyor. “…Kim bir
nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın
(haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu
(öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur…”
(Maide Suresi, 32)
Bir kere katil olan kişi hayatının
sonuna kadar katil hükmüne girer ve çok ciddi bir günahı yüklenmiş olur.
Düşüncesizce fırlatılmış tek bir taş, tek bir yumruk, tek bir şişe tamamen
kendini kaybeden o kişinin ölene kadar katil sıfatıyla anılmasına sebep olur.
Maç sırasında, evinde sevdiklerini,
eşini, çocuklarını sadece televizyonun önünden geçtiler diye bile kıran, üzen,
etrafına hakaretler yağdıran kişiye yarın öleceği söylense, ya da kanser
olacağı söylense, ya da en yakınını kaybedeceği söylense, ya da iflas edeceği
söylense hala bu düşüncesizliği yapabilir mi sizce?
Yarın Allah’ın huzuruna çıkıp, hesap
verecek olsa, bu dünyada Allah için ne yapmış, nasıl bir hayat geçirmiş,
Allah’ın istediği gibi bir hayat yaşamış mı, yoksa sadece kendi nefsini
eğlendirmenin peşine mi düşmüş? Dünyada eziyet gören masum insanlar için
futbola gösterdiği kadar ehemmiyet göstermiş mi, mazlumu ezen kişilerin
karşısında böyle hassasiyet göstermiş mi? Bütün bunlar sorulacak olsa nasıl
cevap verir?
Sonuç olarak hayatının tamamını futbola
adayan, futbolla yatıp kalkan, takımının başarısıyla müthiş sevinç duyan,
başarısızlığında tarifsiz kedere boğulan, bu uğurda bütün sevdiklerini kıran,
hayatının tam merkezine futbolu koyan yüzbinlerce insan var bu dünyada.
Ama insanın dünya hayatında önem vermesi gereken tek şey dünyada yapıp
ettiklerine karşılık ahiretteki konumudur. Allah bize ahirette dünya hayatımızı
nasıl geçirdiğimizi, Allah için nasıl yaşadığımızı yani vicdanlı, güzel
ahlaklı, birbirimizi sevip kollayan bir hayat yaşayıp yaşamadığımızı soracak.
Hangi futbol takımını tuttuğumuzu, ya da onların başarılarını değil. Hayatımızı
Kuran’a göre yaşayıp yaşamadığımızı soracak, dolayısıyla insanların
hayatlarının merkezine futbolu koymaları, sadece futboldan konuşmaları onlara
ahirette hiçbir şey kazandırmayacaktır. İnsan tüm hayatını kendilerine verilen
akılla ve vicdanını en yüksek seviyede tutarak ve neye ne kadar değer vereceğini
çok iyi bilerek geçirmelidir.
Kuşkusuz futbol insana neşe verdiği
sürece, sevdikleriyle güzel bir ortam paylaşıldığı sürece son derece zevkli ve
heyecanlı bir eğlencedir. Bunu zevkli olmaktan çıkaran ise insanın aşırıya
giderek hem kendisine hem de çevresine zarar verecek boyuta getirmesidir.
Eğlenceyi yaşayalım, ama hem kendimiz için hem sevdiklerimiz için zarar verici
boyuta taşımayalım.