Sigara
içenlerin dumanı içine çekmediği sürece fiziksel zarar görmeyeceği, sigara
kullanıcıları arasında görülen çok yaygın bir yanılgıdır. İşin aslı, duman
herhangi bir canlı hücreye temas ettiği anda, o hücreye zarar verir. Sigara
içicileri dumanı içine çekmese bile, dudak, ağız, dil, boğaz ve gırtlak
kanserlerine yakalanma riskleri gayet yüksektir. Dumanı tamamen içine
çekmemek fiziksel olarak imkansız olduğundan, içiciler akciğer ve yemek borusu
kanseri riski de yaşarlar, sigaranın zararlarından muaf olmazlar.
Sigara günümüzde insan sağlığını tehdit eden en
önemli unsurlardan biridir. Pek çok zararlı maddeyi içinde barındıran sigara,
vücuttaki tüm organ ve sistemleri olumsuz etkilemektedir. Sigaranın vücuttaki
tüm doku ve organlara sayılamayacak kadar çok zararı vardır. Sigara ve
dumanında fazla oranda ve çok çeşitli özellikte zararlı maddeler bulunmaktadır.
Binlerce sayıda olduğu saptanan bu zehirleyici maddelerin büyük bir kısmı
kanser yapıcı özellik içermektedir.
Hem daha sağlıklı hemde rahat bir
hayat yaşamanız için sigarayı asla içmeyin. Sigaranın zararlarının her birini
iyice düşünün. Sigara içtiğinizde bu zararları yaşayacağınızı ve bir gün sigara
içtiğinize çok pişman olabileceğinizi unutmayın. İşte sigaranın zararları:
ERKEN YAŞLANMA – Düzenli bir şekilde sigara içilmesi,
deri yapısını bozar, leke ve kırışıklıklara yol açar. Sigara içen bir insanın
cildi, normalden 2 kat daha hızlı kurur ve buruşur. Sigara içenler ilerleyen
yaşlarda yaşıtlarına göre çok daha yaşlı gözükürler. Sigara selülitlere sebep
olur. Tırnaklar sağlıksızlaşır.
İYİLEŞME ZORLUĞU – Sigara içenlerin yaraları çok daha zor
iyileşir. Bunun yanında ameliyat sonrası yaralarının iyileşmeme
olasılıkları vardır. Bazen ameliyat sonrası yaraların iyileşmediği görülür.
Kullanılan ilaçları etkisizleştirebilir.
İLACA KARŞI BAĞIŞIKLIK – Sigara içenler belli bir ilacın etkili
olması için çok daha büyük dozlarda o ilacı kullanmak zorunda kalır.
DİŞLER – Sigara ağız kokusu yapar. Bunun yanında
dişler sararır ve de kararır. Sigara kullanımında –özellikle uzun ve orta
dönem- diş eti hastalığı riski, sigara içmeyen birine göre %70 daha fazladır.
Özellikle sık sık oluşan diş eti rahatsızlıkları, diş ve çene bölgesinde
kistlere ve ağız kanserine yol açabilir. Sağlıksız diş etleri sebebiyle dişler
dökülebilir. Ağızdaki tat alma hissi büyük ölçüde azalır.
KALP HASTALIKLARI VE DAMARLAR – Sigara, beyin ve kalpte damar tıkanıklığına
neden olur. Damar sertliğini hızlandırır. Damar hastalıkları zamanla kangrene
yada burger’a sebep olabilir. Burger hastalığı el ve ayaklardan başlayarak
tıkanıklığa yol açar ve uzuvların kesilmesi gerekir. Tansiyon yükselmesi
görülür. Damar tıkanıklığı ya da daralması sebebiyle kalp krizi sonucu
doğurabilir. Sigara kalbe giden damarları oldukça hızlı bir şekilde tıkar.
Kalbe gelen ve giden damarların daralmasıyla birlikte kalp olağandan çok daha
fazla çalışır ve kriz riski artar. Ayrıca sigarada bulunan karbonmonoksitin
kandaki oksijeni yok etmesiyle damarlarda kolestrol depolanır ve bunun
neticesinde de kalp krizi riski artar. Sigara içenlerin kalp krizine yakalanma
riski içmeyenlere göre 4 kat daha fazladır.
BEYİN – Sigara içen insanların beyin kanaması riski
%50 daha fazladır. Bunun sebebi beyinin yeterli miktarda oksijenle
beslenemeyip, beyine gelen damarlarda oluşan daralma sonucu beyinde oluşan
baskıdır. Sigara beyin hücrelerinin ölümüne yol açar. Öğrenme bozuklukları,
hafıza zayıflığı ve erken bunama görülür.
GÖZLER – Göz merceğinin saydamlığının azalmasına yani
katarakta sebep olur. Kalıcı körlük meydana gelebilir.
KEMİKLER – Sigara tüm vücudu zehirlediği için kemiklerde
bu durumdan nasibini alır. Kemik erimesi sigara içen insanlarda ve özellikle
sigara içen kadınlarda çok sık rastlanan bir rahatsızlıktır.
BAŞ AĞRISI – Sigara bağımlılarında kronik baş ağrılarına
rastlanır.
SIRT VE BEL AĞRISI – Sigara içmek, belle ilgili hastalıkların
tedavisini engelleyen yegane faktörlerden biridir. Bunun yanında normal insanlarda da zaman zaman şiddetli sırt ve bel ağrılarına
yol açabilir. Bunun nedeni, sigara içen kişilerde vücudun, omurilikteki
disklere çok zayıf miktarda oksijen göndermesidir.
MENOPOZ – Sigara içen kadınlarda beklenenden 5-10 yıl daha erken menopoz görülür. Bu da
kemiklerin erkenden incelmesine ve de erimesine neden olur.
RAHİM KANSERİ – Rahim ve yumurtalık kısırlığı ve rahim
kanseri riski oldukça yüksektir. Sigara içen kadınlar içmeyenlere göre 4 kat
daha fazla rahim kanserine yakalanma riski taşır.
GÖĞÜS
KANSERİ – Sigara içen kadınlar içmeyenlere göre %75 daha fazla göğüs
kanserine yakalanma riski taşır.
BOĞAZ KANSERİ – Boğaz kanseri vakalarının %80’ine sigara
yol açar.
MİDE VE BAĞIRSAK KANSERİ – Sigara içenlerin mide veya bağırsak
kanserine yakalanma riski
içmeyenlere göre 2 kat daha fazladır.
KARACİĞER KANSERİ – Karaciğer kanseri vakalarının % 80’i
sigara yüzünden olur.
GIRTLAK KANSERİ - Sigara gırtlak kanserine yakalanma
riskini çok arttırır. Bu da ilk başlarda konuşma zorluğu ilerleyen safhalarda
tamamen konuşamamaya sebebiyet verir.
YEMEK BORUSU KANSERİ – Bu kanserden ölenlerin hemen hemen hepsi
sigara içtikleri için ölmüşlerdir.
AĞIZ KANSERİ – Ağız kanseri vakalarının tamamına sigara
yol açar. Hatta sigarayı yakmadan dudağında taşıyan yada tütün çiğneyenlerde de
ağız için kanserleri görülür.
PANKREAS KANSERİ riski artar.
MESANE KANSERİnin önemli nedenlerindendir.
AKCİĞERLER — Şüphesiz, sigaranın ilk hedefi ağız, nefes
borusu ve dolayısıyla akciğerlerdir. Sigara içenlerde akciğerlerin doğal
savunma sistemi bozulur ve buda enfeksiyon kapma riskini artırır. Akciğerlerde
oluşan astım, kronik bronşit gibi rahatsızlıkların %80’i sigaradan
kaynaklanmaktadır. Akciğerlerin süngerimsi yapısı sebebiyle toksik maddelerin
çoğu burada toplanırlar. Akciğer kanserine yakalanma riski çok ama çok
yüksektir. İstatistikler, akciğer kanseri vakalarının %95’inin sigara içtiğini
ortaya koymuştur.
SOLUNUM PROBLEMLERİ— Sinüzit, farenjit, bademcik ve orta kulak
iltihabı gibi üst solunum yolu hastalıklarına yol açar. Tütün içinde bulunan
Karbonmonoksit, Nikotin, Katran gibi zararlı maddeler akciğer kanseri başta
olmak üzere, solunum sistemi hastalıklarından olan bronşit ve amfizeme gibi
hastalıklara neden olur.
ÇOCUKLUK SOLUNUM PROBLEMLERİ — Annesi ya da babası sigara içen çocuklar
6 kat daha fazla solunum yolu hastalıklarıyla karşılaşma riski taşır. (Soğuk
algınlığı, kulak iltihapları, bronşit, bademcik problemleri, astım ve de zatüre ‘ki bazen ölüme bile yol
açar’)
ŞEKER HASTALIĞI – Sigara içmek, vücudun insülün salgılama
yeteneğini zamanla yok eder. Bu da şeker hastalığına yol
açar.
KULAK ENFEKSİYONLARI - Sigara içenlerin çocuklarının oititis
hastalığına yakalanma riskleri vardır.
EMPHYSEMA – Bu hastalığın yol açtığı ölümlerin %85’i
sigara yüzünden olur. (Ciğerlerdeki alveoller zamanla esnekliğini kaybeder.
İlerleyen safhalarda, yoğun bir biçimde solunum zorluğu olur ve hasta solunum
makinesine bağlanmak zorunda kalır.)
KISIRLIK – Eşlerden sadece birinin sigara içmesi
çocuk olmaması riskini 3 kat arttırır.
KANGREN – Akciğerler verimsizleştiği için, vücuda
çok az oksijen yayılır. İnsan vücudu, bu çok az miktardaki oksijeni mecburen iç organlara dağıtmak zorunda kalır.
Bundan dolayı kalbe en uzak kısımlar olan parmak uçlarından itibaren hücreler
süratle zincirleme olarak ölür. Çoğu zaman kollar ya da bacaklar kesilebilir.
Sigara koku alma duyusunu azaltır.
Sigara gastrit, ülser ve reflü
hastalığına sebep olur.
Sigara vücutta yorgunluk, uykusuzluk
hali, stres, gerilim, performansta düşme ve reflekslerde azalmayı meydana
getirir.
Çevre kirliliğine yol açar,
yangınların en önemli sebeplerindendir.
Sigaranın zararları sadece vücudunuza değil, çevrenize ve
bütçenize de çok fazladır. Pahalı bir alışkanlıktır.
Çocuğunuzun sigaraya başlama oranı
daha fazla olur.
SİGARANIN
NEDEN OLDUĞU KANSERLER
1.Akciğer Kanseri
2.Gırtlak Kanseri
3.Ağız boşluğu-yutak kanserleri
4.Dudak Kanseri
5.Yemek borusu kanseri
6.Mide kanseri
7.Kalın barsak kanseri
8.Pankreas kanseri
9.Meme kanseri
10.Mesane ve böbrek kanseri
11.Rahim boynu kanseri
12.Kan kanseri
13.Yumurtalık kanseri
2.Gırtlak Kanseri
3.Ağız boşluğu-yutak kanserleri
4.Dudak Kanseri
5.Yemek borusu kanseri
6.Mide kanseri
7.Kalın barsak kanseri
8.Pankreas kanseri
9.Meme kanseri
10.Mesane ve böbrek kanseri
11.Rahim boynu kanseri
12.Kan kanseri
13.Yumurtalık kanseri
Sigaranın neden olduğu kanserlerden (ve diğer sağlık sorunlarından) korunmanın en iyi yolu sigara içmemektir. Sigaranın bırakılmasından sonra kanser ve diğer hastalıkların riskinin azaldığı ortaya konmuştur.
Bu bilinen gerçekleri göz önünde
tutarak daha duyarlı olmaya çalışmalıyız. Yeni nesle iyi örnek olup eğiterek
onları büyük bir problem haline gelen bu ölümcül alışkanlıktan korumalıyız.
Sağlıklı bir yaşam ve sağlıklı bir gelecek için sigarayı bırakın.
İÇİLEN HER SİGARA SİZİ KANSERE VE
ÖLÜME BİR ADIM DAHA YAKLAŞTIRIR. BEDENİNİZ DÜNYA HAYATINDA KISA BİR SÜRE
FAYDALANMANIZ İÇİN SİZE EMANET OLARAK VERİLMİŞTİR VE BU EMANETE EN GÜZEL
ŞEKİLDE BAKMAKLA SORUMLUSUNUZ.
HAMİLE
OLANLAR KESİNLİKLE SİGARA İÇMEMELİDİR
Sigara oldukça küçük ve de sağlıksız
bir bebek doğurma riskini inanılmaz boyutlara çıkarır.
Sigara hamileliği zorlaştırır.
Sigara erken doğum riskini arttırır.
Sigara anne karnında ve doğum
sonrasında bebeğin ölüm riskini arttırır.
Sigara plasenta previa ve abrubtio
plasenta riskini arttırır.
Sigara yarık damak gibi bazı
doğumsal anomalilerin görülme riskini arttırır.
Sigara düşük doğum ağrılığı görülme
oranlarını %30 arttırır.
Sigara çocukta ileri dönemlerde
astım ve benzeri kronik hastalıkların görülme riskini arttırır.
Sigara çocuğun ileriki yaşamında
öğrenme yeteneğinde azalmaya neden olur.
Sigara çocuğun hiperaktif olmasına
neden olabilir.
Sigara çocukta davranış bozukluğu
görülme riskini arttırır.
Sigara çocuğun ileride sigara
bağımlısı olma riskini arttırır.
Çocuklar kanseri önleyen genlerden
yoksun hayata gelir.
Sigara içilmediğinde anne sütü daha
sağlıklı olur.
Sigara içilmediğinde annenin
hastalık riski azalacağından çocuk sağlıklı büyüyecektir.
Sigara içilmediğinde hamilelik daha
rahat ve sağlıklı geçecektir.
SİGARA, ALKOL VE DİĞER ZARARLI
ALIŞKANLIKLARDAN KURTULMANIN EN TEMEL YOLU, GÜÇLÜ BİR İRADE KULLANARAK BEN
BUNLARI BIRAKIYORUM DİYE BİR KARAR ALMANIZDIR. BUNU İSTEMENİZ HİÇDE ZOR
DEĞİLDİR. SADECE BİR KARAR ALMANIZ YETERLİ OLACAKTIR.
PASİF
İÇİCİLİK TEHLİKELİDİR
Sigara içen kişiler kendilerine
zarar verdikleri gibi çevrelerinde bulunan kişilere de zarar verir. Bunlara
pasif içici denir. Sigara dumanına maruz kalan herkes pasif içici olarak
olumsuz etkilenir. Sigaradan yayılan duman, hem nefes yoluyla hemde ciltten
emilerek kana karışmaktadır. Pasif içicilik birçok zehir ve kanserojen maddeyi
içeren toksik bir karışımı solumaktır. Sigara solunduğunda, dumanın bir kısmı
içe çekilir, bir kısmı ise havaya karışır. Pasif duman tahmin edebileceğinizden
çok daha fazla sağlık sorununda rol oynar. Pasif içiciliğin tehlikelerini
hafife almayın. Pasif içicilik, sigara içmek kadar öldürücü olmasa da, yine de
toksiktir ve insan yaşamını tehdit eder. Pasif içicilik ciddi bir olaydır ve
bunu soluyan herkesin endişe duyması gerekir. Sigara içmeyen fakat bu dumana
maruz kalan insanlar sigara içenlerin yaşadığı sağlık sorunlarıyla
karşılaşabilir. Hiç kimse sigara dumanıyla zehirlenmiş havayı solumak zorunda
bırakılmamalıdır.
PASİF
İÇİCİLİK VE KANSER
Pasif içicilikle
bağlantılı kanserler şunları içerir:
Akciğer kanseri
Geniz – sinüs boşluğu
kanseri
İdrar kesesi kanseri
PASİF İÇİCİLİĞİN KALP ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Kalp
hastalığı kaynaklı ölüme neden olur.
Akut ve kronik koroner kalp
hastalıklarına neden olur.
Pasif içiciliğin beyine kan
taşıyan karotik arterleri daraltır.
Pasif içicilik
arteroklerosis adı verilen damar sertliğinin gerçekleşmesini hızlandırır.
Pasif içiciliğe sürekli olarak
maruz kalmak kalp krizi riskini iki katına çıkarır.
PASİF
İÇİCİLİĞİN ÇOCUKLAR ÜZERİNDE ETKİSİ
Pasif içicilik bebeklerde
enfeksiyonlara neden olur.
Astımlı çocuğun durumu pasif
içicilik yüzünden kötüye gider. Ayrıca pasif içicilik binlerce yeni astım
vakasına neden olur.
Kronik solunum semptomları (öksürme
ve hırıltı) pasif içicilikle bağlantılıdır.
Pasif içiciliğe maruz kalan
çocukların diş, göz ve burunla ilgili sorunlar yaşamaları normaldir.
Pasif içiciliğe maruz kalmak orta
kulakta sıvı birikimini artırır.
SİGARA,
İÇKİ VE GÜNAHLARDAN KURTULMANIN YOLU
Bir insanın zayıflığı kendine
yedirmemesi yani kabul etmemesi gerekir. Bir insan kendisini robot gibi kullanmalıdır.
Sigara içen bir insan sigarayı içmiyorum diyerek sigarayı bırakabilir. Bir
insanın kendisinin sigaraya sürüklendiğini yani kendisinin boynundan birisi
tutup sigarayı yöneltmesi gibi bir üslup insana yakışmaz. Bunu insanın izzeti
nefsine yakıştırmaması gerekir. Sadece içmiyorum demesi yeterlidir. Sigara bizi
zorla kendisine getirip çekemez. Sigara içmediğimde perişan oluyorum gibi
sözler doğru değildir. İnsanın kendine Allah rızası için bir saygı duyması
gerekir. İnsanın azmetmesi gerekir. İnsanın kendisini aşağılayacak, ezecek,
Allah’a karşı küçük düşürecek bir şey yapmasına gerek yoktur. Yapmıyorum
söylenir ve çelik gibi bir irade kullanılır ve hayatın her safhasında böyle
yapılır. Mesela sabah namaza kalkmanın zor olduğunu söyleyen bir insan
kendisine kalk dediğinde kaldırır. Kalkamıyorum demenin bir anlamı yoktur.
Vücut tek bir emre bağlıdır. Vücut hangi emrimizi yerine getirmiyor ki? Mesela
önünüzde bir kalem var. Kalemi alıp yan tarafınıza koymak istediğinizde
bedeninize bu emri vermeniz yeterlidir. Beden çok uysaldır. Beden tam bir
köledir ve insanın emrindedir. Beden insana tam boyun eğmiştir ve makine
gibidir. Sadece emir vermek yeterlidir. Sigara içmiyorum söyleyip işi
bitireceksiniz. İçki içen birisiyseniz içkiyi içmiyorum söyleyip işi bitirmiş
olacaksınız. Anında konu kapanmış olur. Herhangi bir günah işleme durumunda
yapmıyorum der ve işi bitirirsiniz. Zaten vücut uysalca hemen sizi dinlemiş
olur. Yani hiçbir sorun çıkartmaz. Bazı insanlar vücuda bu emri vermenin zor
olduğunu zannederler. Halbuki çok kolaydır ve vücudun insanı dinlemesi de çok
kolaydır. Bunu bazı insanlar gözünde büyütürler. Daha önce kendilerini
şartlandırdıkları için yapamayacaklarını zannederler. Öncelikle o
şartlandırmayı kaldırmak gerekir. Vücuda emir vermek ve vücudun emri dinlemesi
çok kolaydır. Bunu denediğinizde görmüş olacaksınız. Bunu aksi gösteren
insanlar bahaneye sığınmış olurlar. Bunlar bazen insanın geçmişinden,
çocukluğundan kalmış olan bilgilerden kaynaklanır. Çocukluktaki bilgiler insanı
çok tahrip eder. Çocukluktan kalmış beyne oturan bilgiler yani alışkanlıklar
insanların canını yakmıştır. Vücudun söz dinleme gücü son derece kolaydır.
Vücuda emir vermekte bir o kadar kolaydır. İnsanlar bunu yaşayarak gördükleri
vakit hemen anlamış olurlar. Bir insan sigarayı içmiyorum dediğinde vücut ona
niye içmiyorsun demez. Fakat geçmişten kalan bilgiler devreye sokulursa mesela
biraz sonra perişan olacaksın, başın ağıracak gibi garip yalanlarla kendisini
kandırırsa bu olur. Bazı insanlar böyle durumlara mutlaka bir kılıf bulurlar.
Kendilerini kandıran sahte bilgilere aldanırlar. O sahte bilgilerin hepsi
kenara atılıp daha gerçekçi düşünmeleri gerekir.
İnsan bedeni insana isyan edemez. İnsan bedeni köle gibidir. Bazı insanlar
nefsi abartırlar. Mesela nefs kontrol altına alınamaz, nefs insanı sürükler,
nefse söz geçiremedim gibi sözler vardır. Bunlar iman zafiyetinden ve ona bağlı
akıl zafiyetinden olur. En cazip şey bile olsa insan kendisini rahatlıkla
kontrol altında tutabilir. Haram olan bir fiil olduğunda bedene emir verilirse
beden o haram fiili yapmaz. Nefs Allah’a düşman yaratılmıştır ve daima kötülüğü
emreder. Nefs çok zavallı ve baş eğicidir. Nefs bir emre bağlıdır yani dur
dediğinizde durur. Bir şey helal olduğunda hadi dediğinizde devam eder. Bunun
dışında bir özelliği yoktur. Bazı insanlar suç işlediğinde şeytan beni
kışkırtıp bunu bana yaptırdı diyebilirler. Şeytanın insanın üzerinde zorlayıcı
gücü yoktur. Şeytan insana sadece fısıldar. Sizde dinlemiyorum dediğinizde konu
bitmiş olur.
Nefsi ezmek son derece kolaydır. Bir
gün mutlaka öleceğini ve aciz olduğunu bilen bir insanın nefsinin kölesi olması
çok akılsızca bir harekettir. Nefs bir insanı olumlu etkileyecek bir şeye
çekmez. Nefs bir insanı içkiye çekse zaten içkide bir zevk yoktur. Nefs bir
insanı zinaya çekse zinadan insan tiksinir ve iğrenti gelir. Ondan da bir zevk
alamaz. Nefs bir insanı öfkeye çekse öfke insanı rahatsız eder ve hasta
yapabilir. Bu durumun da bir zevki yoktur. Nefsin insanı çektiği şeyler kötü ve
rahatsız edici şeylerdir. Nefsi ezmek güçmüş gibi gözükebilir ama nefsi ezmek
insan için nimet ve kolaylıktır. Nefsi ezmek insanı rahata sevk eder. İnsan
nefsten kurtulduğunda beladan, rahatsızlıktan ve sıkıntıdan kurtulmuş olur. Ben
nefsime uyuyorum demek şuurum kapalı anlamına gelir. Bu çok garip bir durumdur.
Yani bunun bir makulluğu yoktur. Eğer bir insan nefsine uymuş diyorsak kendi
zararına bir hareket demektir. Mesela kafasını duvara vurmak gibi, kendini
yaralamak gibi yani kendine acı çektirmektir. Nefsi kontrol altına alan insan
asıl nefsine o zaman uygun yaşamış olur. Mesela gayri meşru ilişki yerine
helali olana yaklaşırsa bu o insan için bir nimet olur. Yalan söylemezse
vicdanı açılır. Affederse kafası dinç olur ve sıkıntısı gider. Alkol ve
uyuşturucu kullanmazsa sağlıklı, sıhhatli ve daha zinde olur. Bunlar nefsin
lehine olan şeylerdir. Bunların aksi nefsin aleyhinedir.